Yarış pistine çıkmış yarış atları gibi aynı alan içerisinde yani hipodromda tepinip duruyoruz.
Haftaya çok kötü başladık. Aslında bu hafta geleceğimiz, varlığımız olan çocuklarımızın, evlatlarımızın okula başladığı haftaydı.Ne oldu?
Bingöl, Karlıova’dan sekiz şehit haberi, Hakkâri’den 4 şehit haberi geldi. Bu acı haberler tez Türkiye’ye yayılırken Afyon’da şahadet şerbetini içen evlatlarımızın cenaze namazını kılıyorduk. Sanki şehit haberi eksiği varmış gibi araya girdi. 24 tanesi musalla taşında yatarken, 12 tanesi musalla taşına ilk ve son kez tabutların içerisinde yatırılmak için sıraya girmişlerdi. Acılarımız büyük, kalbimiz sıkışıyor.
Bu arada gündem değişsin diye olacak ki Deniz Kuvvetleri Kurmay Başkanı ( 2015 yılında) Deniz Kuvvetleri komutanı olması muhtemel bir korgeneralimiz askeri casusluk iddiası altında tutuklandı. Fakat kozmik oda araması yapan hâkim, Yargıtay’a üye hâkim olarak seçilmişti.Kozmik odayı soran yok. Sorgulayan yok.
Ve CHP en sonunda patladı.” Ordusu içerisinde 400 tane casusu barındıran bir Genelkurmay başkanı derhal istifa etmelidir.” Dedi.
Aslında Afyon Valisinden verilen armağanları alırken reaksiyon gösterememiş olması ve açıklamasında reaksiyon gösteremedim demesi Sayın Genelkurmay başkanımızın Türkiye’de yaşanan bu vahim tabloya da her açıdan reaksiyon gösteremediğini açıklar. CHP bu konuda ki talebinde haklı olabilir. Fakat “ Yeri ve zamanı bugün müdür?” diye düşünmek lazım.
Genelkurmay başkanımız ve kuvvet komutanlarımız hep beraber binlerce askerle Güneydoğu Anadolu’da terör örgütüne karşı operasyon yönetiyorlar.
Fakat on beş yıl önce 40.000 askerle girmiş olduğumuz Irak ‘a yapılan askeri harekâtı Korgeneral Hasan Kundakçı ve Tümgeneral Osman Pamukoğlu yönetmişti.
Kuvvet komutanını bıraktım, Genelkurmay başkanımız eğer Güneydoğu Anadolu’da harekâtı yönetiyorsa o zaman yüzlerle ifade edilen bir teröristten fazlası var. Ağır silahlar, özel kuvvetler, savaş uçakları kullanılıyorsa ortada gerçekten bir savaş var demektir. Halen bu durumda devamlı kayıp veriyorsak kaldı ki Valiliklerden yapılan yüzlü terörist öldürüldü rakamları maalesef bağımsız kaynaklarca doğrulanamıyor. Kaldı ki eğer yüzlerle ifade edilen terörist öldürülmüşse en azından bu cenazelerde çıkabilmesi muhtemel olayları ve BDP’li milletvekillerini haber bültenlerinde görebilirdik. Hadi oto sansür var diyelim. Yurtdışı merkezli haber ajansları üzerinden bu haberleri sivil halk katlediliyor diye dünyaya yayarlardı. Kimse kusura bakmasın Valiliklerden yapılan açıklamalara şerh düşüyorum.
Bugün şehit cenazeleri kaldırıyoruz. Şehidimizin kızı Sude, babasının cenazesinde. Bu utanç hepimize yeter. Bu hassas günde Dışişleri bakanımız Davutoğlu “ Türk ulusunun tasfiye edilmesi ve tarihin çöplüğüne gönderilmesini” açıklıyor. Ne tesadüf Vatikan yani papalık 1071’den beri Türklerin Anadolu’dan çıkarılmasını ve Asya’ya geri gönderilmesini gerekirse topyekûn katledilmeleri gerektiğini haçlı seferleri öncesinde fetva gibi yayınlamıştı. Sadece seksen yıl önce aynı yerde duruyordu. Hele AB’nin kapısında elli yıldır bekliyoruz. O halde hala aynı düşünceler. Bu kadar da tesadüf olur mu? Olmaz! ama kime ne diyebiliriz ki.
Sayın Başbakan Erdoğan İmam –hatip dışında ki okullarda ilköğretim ve lise eğitimi almış olanların sanki eşkıya olduğunu, sadece imam hatiplilerden teröristlik yapan çıkmadığını söyledi. Ya çok ağrıma gitti. Demek şu ki, bundan sonra hukuk imam-hatipliler dışında kalan herkesi suçlayarak tutuklayabilir. Çünkü u cümleden çıkacak anlam bu.
Peki, Türkiye’de imam hatip okuyanların yüzdesi oransal olarak kaç. Ben bütün yekünün % 3’ü geçeceğini zannetmiyorum. Türban konusunda destek verenlerden birisi bendim. İmam –hatip problemi yaşandığını görmedim ve duymadım.
İmam hatipliler derneği başkanı 2007 yılında “ İmam hatipliler dışında ki okullara giden kızların uyuşturucu, ahlaksızlık “ gibi toplumun kabul etmediği birçok kötü şeylere kapıldıklarını söylemişlerdi. Şimdi de erkek olup imam hatiplere gitmeyenler eşkıyalık veya teröristlikle suçlanmış oldu. Yani pazılı tamamladık. ELHAMDÜLİLLAH.
Hüseyin Hakkı Kahveci ; 19 Eylül 2012 Çarşamba
( Anayurt )