Hüseyin Hakkı Kahveci – Resmi Web Sayfası Gazeteci, Yazar, Stratejist, Siyaset ve Terör Uzmanı
Resmi Mobil Uygulamamızı Yüklemek için 
Türk militanlar Suriye’de iddiası
Zeybek, Suriye’ye sokulan 10 bin silahlı militanın 3 bininin Türk vatandaşı olduğunu iddia etti
DP eski Genel Başkanı Namık Kemal Zeybek, Suriye’ye sokulan 10 bin silahlı militanın içerisinde 3 bin Türk vatandaşı olduğu iddiasını gündeme taşıdı. n Suriye’de sular durulmuyor. Beşşar Esad yönetimi ile Esad yönetimine karşı savaşan muhaliflerin mücadelesi hızını artırarak devam ediyor. Suriye’deki bu durum başta Türkiye olmak üzere bölge ülkeleri ve dünya tarafından yakından izleniyor. Gerek BM çatısı altında gerekse Uluslararası toplantılarla Suriye’deki iç savaşın bitirilmesi için yapılan girişimler de sonuçsuz kaldı. n İran’da çok önemli bir toplantı gerçekleştirildi. Gerçek Suriye muhalefeti ve Esad tarafı İran’ın daveti üzerine Tahran’da bir araya geldiler. Toplantı’da Türkiye’den de önemli bağımsız isimler yeraldı.
İran kaynaklarından yapılan açıklamada Taliban ve El Kaide örgütlerinden oluşan 10 Bin militan Suriye’ye sokulmuş. Bu militanların içinde de 3 Bininin Türk olması önemle üzeride durulması gereken bir durum. Anayurt Gazetesi’nin köşe yazarı H.Hakkı Kahveci, DP Eski Genel Başkanı Namık Kemal Zeybek’in kendisini arayarak önemli açıklamalarda bulunduğunu ifade etti. Zeybek, Türkiye’de halkın tepkisinin frenlendiğini söyleyerek, Suriye’ye sokulan 10 Bin silahlı militanın içerisinde 3 Bin Türk vatandaşı olduğuna dikkat çekiyor.Zeybek çarpıcı açıklamalarını şöyle sürdürdü: “ İran dışişleri kaynaklarına göre ABD ‘nin Afganistan’da karşısında yer alan Taliban ve El-Kaide gibi örgütlere mensup 10.000 civarında illegal gurup üyesi insan uçakla Afganistan ve Pakistan’dan alınarak, Suriye’ye getirilmiş. . Bu sayede ABD karşısında savaşacak radikal guruplar Afganistan’dan temizlenerek, Türkiye’ye sokuldu. Bundan sonrası ise herkesin bildiği gibi Suriye’ye karşı savaşan illegal yapılardan birisi haline geldiler. Yani Afganistan’da cereyan eden terör olayları artık Türkiye’nin içerisine ithal edilmiş oldu. Hatta Hatay esnafının dert yandığı bu tipler “ Hesabı Erdoğan ödesin” cümlesini sarf edenler bunlar.
2- İthal olarak ABD adına cihat eden bu on bin kişinin Üç bin ( 3.000) kadarının Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olduğu düşünülüyor. Bu kişiler pasaportlarını yakarak El-Kaide’ye katılıyor. Yani bu şu demek “ Sonu ölüm dahi olsa yolumuzdan dönmeyeceğiz. Ölmeye geldik.” Öyle ki bunların içerisinde bu bölgelere üniversite okuma amacı ile gitmiş olanlar var. Yani El-Kaide Türkiye’den çok rahatlıkla kendi saflarına katılacak insan temin ediyor. Buradan Afganistan’a kadar gelip teslim oluyorlar.
3- Toplantıya katılan muhalefet gerçek Suriye muhalefeti olup, Türkiye’de oluşturulduğu iddia edilen Suriye muhalefetinin karşılığı ve tabanı olmadığı söylenmiş. Suriye muhalefeti olarak toplantıya katılanlar Dünyanın birçok farklı ülkesinden gelerek toplantıya katılmışlar. Bir cümle ile ifade edelim. Suriye muhalefetinden önde gelen bir isim çok açık bir cümle ile feveran etmiş.” Bu zalimler yüzünden yani Suriyeli olmayanlar yüzünden Halep harap oldu” demiş. Suriye’den gelen heyet ise “ Gece veya gündüz fark etmiyor. Suriyeli olmayan teröristler askere ve polise yaylım ateşi açıyor. Sonrasında halkın arasına kaçıyor. Güvenlik güçleri ateşe karşılık verince sivil halkı kalkan olarak kullanıyorlar. İnsanlarımız öldürülüyor.” diye ifade etmişler.
4- Bu on bin El Kaide militanının Afganistan’dan alınarak buraya sokulmasında ABD ve CIA ‘nın organizasyonu var. Tabii olarak Türk hükümetinin desteği ve yardımı var. Cilve gözünde ABD’liler tarafından yaptırılan 10.000 konteynerden oluşan bir kent var. Bu illegal unsurların kullandığı ilk istasyon burasıydı. Sonrasında Suriye içlerine gönderildiler. Bu konular İran’da düzenlenen bir toplantı sırasında İran dış işleri tarafından açıklanıyor.
5- Bu kişiler belirli kaynaklar üzerinden finanse ediliyor. Yani maaş alıyorlar. Fakat bunlar için para önemli değil. İllegal unsurlar için çok tehlikeli insanlar oldukları iddia edilmiş. Hatta PKK terörünü gölgede bırakacak kadar acımasız ve cani insanlardan oluşuyor. Bunlar için kendileri dışında herkes düşman. Şii, Alevi, Caferi, Laik Türkiye Cumhuriyeti ve daha birçoğu. Çanakkale Üniversitesi rektörü Sedat Laçiner bir ara “ Şii ve Aleviler cennete gidemez. Hıristiyanlar gider.” demişti. Bu insanlar Vahhabi ,Selefi kafa yapısına sahip. Bunlara göre Sufi’ ler yani tasavvufi düşünce bile düşman olarak kabul ediliyor. Önümüzde ki yakın dönemde Türkiye’de büyük terör olaylarına sebep olabilme potansiyelleri çok yüksek.” diye ifade edilmiş. “Amaçları Suriye’de kendi yönetimlerini kurabilecek oldukları bir toprak parçası elde ederek Haşhaşiler gibi bir devlet kurabilmek. Bunlar fedai, fakat Türk halkı için, Türkiye için çok büyük tehlike. Ama iktidar bu süreçten milleti haberdar etmiyor. Usame bin Ladin bir ara 11 gün kayboluyor. Arkasında hiçbir iz yok. Bu süreçte ABD’ye gittiği konusunda iddialar var. Kaldı ki bu artık kesinleşmiş. Yeryüzünde global bir örgüt görüntüsünde hareket ediliyor. Fakat arka planında çok büyük bir organizasyon var. Aslında bu on bin kişinin bu şekilde organize edilmesi bir ara Kuzey Irak’tan alınarak yetiştirilen 3.000 peşmerge olayına benziyor. Çünkü oradan alınan peşmergeler Guam’a götürülerek eğitilmişti. 2.Körfez savaşından sonra Türkiye’de yaşanan bazı eş zamanlı baskınlarda yer alarak son örneği geçen sene Hakkâri’de gerçekleştirilen ve sekiz ayrı noktaya yapılan saldırıda 24 Mehmetçik şehit edilmişti. Böyle bir şey. Yarın nereye saldıracaklarını öngörmek mümkün değil.”
Haberin Kaynağı :
http://anayurtgazetesi.com.tr/default.asp?page=haber&id=430202
http://www.kemalistler.org/uc-bin-turk-militan-suriyede.html
